Kamu personelinin kredi, kredi kartı, kmh borçlarını ödememesi durumunda yaşayacakları iki süreç vardır. Bunlardan birincisi bankayla memur arasındaki borçlu-alacaklı süreci, ikincisi memurun görev yaptığı kurumla ilgili disiplin kurallarıyla ilgili süreçtir.
Memur kredi borcunu 90 gün içerisinde ödemezse öncelikle banka tarafından idari takip süreci başlatılır ve iletişim kanalları yoluyla borcu ödemesi istenir veya yapılandırma teklif edilebilir. Bu 90 günlük süre içerisinde yine borç ödenmezse banka tarafından borçla ilgili dosya banka avukatlarına gönderilerek kanuni takip yoluyla borcun tahsili sürecine girilir. Bu aşamada borca hem yüksek gecikmeli temerrüt faizleri, avukat ücretleri, icra masrafları ve harçları eklenmektedir. Memurların maaşlarının yüzde 25’in haciz yapılabilmekte, kendilerine ait taşınmazlara, konut veya araçlarına haciz konulabilmektedir. Bu bankayla memur arasındaki borçlu-alacaklı sürecidir.
Bu sürecin dışında memurlar açısından 657’de yer alan Disiplin cezalarının çeşitleri ile ceza uygulanacak fiil ve haller başlıklı 125. maddenin B – Kınama : Memura, görevinde ve davranışlarında kusurlu olduğunun yazı ile bildirilmesidir. kısmında yer alan k bendine göre k) Borçlarını kasten ödemeyerek hakkında yasal yollara başvurulmasına neden olmak fiilinin kınama cezasıyla cezalandırılacağı hüküm altına alınmıştır.
Ekonomik koşullar içerisinde her ne kadar arzu edilmese de borçlarını ödeyememek bir seçenektir. Önemli olan bu noktada memurun borçlarını bir şekilde yapılandırma, harcamalarını kısıtlayıp vs. ile ödemeye çalışmasıdır. Borçlarını kasten ödemeyen ve hakkında yasal yollara başvurulmasına neden olan memurlar ise öncelikle haklarında yapılacak soruşturma sonrasında kınama cezasıyla karşı karşıya kalabilmektedir.
Memur kredi, kredi kartı borcunu ödemezse ne olur sorusuna yanıt vermeye çalıştık.
Yorum yok